Birçoğumuzun İçinde Bulunduğu Kitap: Havva'nın Üç Kızı

 

20'li yaşlarda artık, yetişkin meselelerine girmeye başlıyorsunuz. Çocukken anne-babanızı arkadaşlarıyla hararetli hararetli konuşurken görüp merak ettiğiniz konular konuşulmaya başlanıyor istemsizce. Politika, ırklar, dünya meseleleri ve din. Özellikle de dini meselelerde herkes bir şekilde bir taraf seçmek zorunda bırakılıyor etrafındakilerce. Ya muhafazakar olarak niteleniyorsunuz ya da inançsız. Ama kimse, büyük çoğunluğun farkında olmaksızın içinde bulunduğu, 3. bir yol olabileceğini düşünmüyor. İşte bu arada kalanlarla ilgili bir kitap...

   Kitap Şirin, Mona ve Peri isimli üç kızı konu ediniyor. Günahkar, İnanan ve Şaşkın. Özellikle de son zamanlarda yaygın olan Ateist-Teist tartışmalarına farklı bir bakış açısı getirmiş yazar. Annesi hacı-hocalara giden bir dindar, babası bilime inanıp, Tanrı'nın anlayışına güvenen ve bütün hacı hocalara karşı olan bir adam olan Peri'nin hayatını anlatmış. Günümüzde de olduğu gibi arada kalan insanların hep bir yerlere çekilmeye çalışılmasından, Tanrı hakkında düşünülen sonsuz sorulardan, soruları ve sorgulamaları kabul etmeyen din anlayışından bahsetmiş.

   Bu kitap özellikle de bu ara kafamın son derece karışık olduğu, hep tartışmalarda içinde bulunduğum bir konuya değindiği için ilgimi çekmişti. İçinde öyle güzel sözler ve 'Evet ya bunu düşünen sadece ben değilmişim' dedirten yerler vardı ki.

   Söylenecek çok bir şey yok aslında. Sadece okunması gerek ...

Küçük Kalıntılar :
*"İnsan bir konuda ne kadar az bilgili olursa, o kadar duygusal olur." Russell
*"Ben galiba bir yerde her kim azsa, azınlıksa,dardaysa, yani her kim 'öteki'konumundaysa, ona meylediyorum hemen. Gönlüm o yana akıyor. Sabit bir tarafım yok o yüzden. Başörtülüler eziliyorsa onları, mini etekliler eziliyorsa onları desteklemek istiyorum..."
*"Kitaplar yaratıcı, özgürleştiriciydi. Peri'ye kalsa, onun yuvası, edebiyat alemiydi. "

Keyifli okumalar...